İsveç Merkez Bankası (Riksbank), yayımladığı yeni araştırma raporunda Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin stablecoinler konusundaki düzenleme yaklaşımlarının giderek birbirine yaklaştığını ortaya koydu.
Raporda, her iki bölgenin farklı yasal çerçevelere sahip olmasına rağmen pratikte benzer politika çizgilerine yöneldiği vurgulandı. Çalışma, stabilcoin ekosisteminin geleceği açısından kritik olan üç temel merkez bankası politikasına odaklanıyor:
Stabilcoin ihraç eden kuruluşların merkez bankası ödeme ve mutabakat sistemlerine erişimi, merkez bankası rezervlerinin teminat olarak kullanılmasına izin verilmesi ve stabilcoin ihraççılarının likidite desteği sağlayıp sağlayamayacağı.
Riksbank’ın değerlendirmesine göre hem ABD hem de Avrupa, yasal düzeyde merkez bankası rezervlerinin kullanımına belirli ölçülerde imkân tanıyor. Ancak pratikte ciddi sınırlamalar bulunuyor ve uygulama alanı oldukça dar kalıyor.
Avrupa Merkez Bankası (ECB), son dönemde attığı adımlarla bazı banka dışı ödeme kurumlarının merkez bankası hesaplarında belirli bakiye tutmasına izin vermeye başlamıştı.
Bu düzenleme, söz konusu kurumların ödeme akışlarını daha güvenli şekilde yönetmesini sağlayacak önemli bir esneklik sunuyor. Ancak ECB, bu hesapların stabilcoin ihraçlarında teminat veya rezerv arka planı olarak kullanılmasına henüz izin vermiyor.
Raporda, küresel ölçekte stabilcoin kullanımının artmasıyla birlikte merkez bankalarının daha uyumlu bir düzenleyici çerçeve oluşturma eğiliminde olduğu ifade ediliyor. İsveç Merkez Bankası, bu alanın gelecekte finansal istikrar açısından daha fazla önem kazanacağını ve politika uyumunun uluslararası ölçekte hızlanabileceğini belirtiyor.
*Yatırım tavsiyesi değildir.




